Aytemiz Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı ve PÜİS Onursal Genel Başkanı İsmail Aytemiz’e Kafkas Üniversitesi tarafından, Fahri Doktora payesi verildi. Aytemiz, “Kafkas Üniversitesi’nin bu kararı, çok büyük bir kadirşinaslık, eşsiz bir değerbilirliktir. Fahri Doktorluk payesi, hayatımı ve uğraşlarımı anlamlandıran ve beni onurlandıran bir paye olacaktır” dedi.

Aytemiz Şirketler Grubu Başkanı ve PÜİS Onursal Genel Başkanı İsmail Aytemiz’e, memleketi olan Kars’a yaptığı yatırımlar ve üniversiteye sağladığı katkılar nedeniyle Kafkas Üniversitesi tarafından ‘Fahri Doktora’ payesi verildi. Kafkas Üniversitesinin Veterinerlik Fakültesinde düzenlenen törene Kars Valisi Ahmet Kara, Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş, Kars Cumhuriyet Başsavcısı Adem Yazar, Emniyet Müdürü Cengiz Zeybek, bazı milletvekilleri, PÜİS Genel Başkanı Muhsin Alkan ve PÜİS Yönetiminin yanı sıra çok sayıda akademisyen ve davetli katıldı. Törende, İsmail Aytemiz’in hayatı ve başarı hikayesini anlatan bir sinevizyon gösterisi de yapıldı.

Törende bir konuşma gerçekleştiren Aytemiz Şirketler Grubu Başkanı ve PÜİS Onursal Genel Başkanı İsmail Aytemiz, bir bilim yuvası tarafından “Fahri Doktorluk” payesiyle onurlandırılmanın kendisi için çok önemli olduğunu söyledi. 23 yaşında ticarete atıldığını ifade eden Aytemiz, “1960-63 yılları arası, 3 yıl kesintisiz Anadolu’yu dolaştım. Türkiye’de 53 il, 480 ilçe ve onların köy okullarına Atatürk büstü yaptım. Bu 3 yılın sonunda İstanbul’a döndüm. İşlerimin yoğunluğu içinde, aklım fikrim eğitimimi devam ettirmekteydi. İstanbul Suadiye Lisesi’ni bitirdim. Bütün kardeşlerim üniversite mezunu oldular. Ama ben üniversiteye gidemedim. Bu nedenle rahmetli annem benimle ilgili ‘okuma’ bahsi açılınca, hafif bir eziklik duyar ve şöyle derdi; ‘İşlerinden dolayı İsmail okuyamadı; okusaydı mutlaka vali olurdu’. Vali olamadım, ama sayın valilerle dost oldum.”

Kafkas Üniversitesi Rektörlüğü ve Senatosu’nun, Fahri Doktorluk payesini kendisine bilimsel bir çalışmam nedeniyle değil, Kars’a kazandırdığım eserler ve Kafkas Üniversitesi’ne yaptığı katkılar nedeniyle vermeyi kararlaştırdığına dikkat çeken Aytemiz, “Kafkas Üniversitesi’nin bu kararı, çok büyük bir kadirşinaslık, eşsiz bir değerbilirliktir. Fahri Doktorluk payesi, hayatımı ve uğraşlarımı anlamlandıran ve beni onurlandıran bir paye olacaktır” dedi. Kars kökenli bir aile olarak, kendilerini, yetiştikleri topraklara karşı her zaman borçlu hissettiklerini anlatan İsmail Aytemiz, şöyle konuştu:

“Bugün geldiğimiz yeri ve sizlerle birlikte bulunma onurunu, buradan aldığımız temel değerlere borçluyuz. Yaptığımız her şeyin kökeninde bu temel değerler var. Fahri doktorluk payesini, Kars’ta edindiğimiz bu değerlerin ve yarım yüzyıla yaklaşan o dursuz duraksız, çetin ve yoğun çalışma yıllarımın manevi karşılığını bulması olarak görüyorum. Yurduma ve insanımıza karşı sosyal sorumluluğum gereği harcadığım emeklerin, karınca kararınca yaptığım katkıların, toplumun duyarlı insanlarının takdirlerine mazhar olmasından dolayı tarifsiz bir sevinç, gurur ve onur duyuyorum. Bundan önce, Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası Genel Başkanlığını bıraktığımda, Sendika Genel Kurulu, beni Üstün Hizmet Madalyasına ve Onursal Genel Başkanlık unvanına layık görmüştü. Ayrıca Kars’a kazandırdığım eserleri dikkate alarak, Kars Valiliğimizin ve Kars Milletvekillerimizin teklifi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi oluru ile, 2007 yılında, TBMM Üstün Hizmet Ödülü ile taltif edilmiştim. Bugün, burada, ana-baba ocağım Kars’ta Kafkas Üniversitesi, büyük bir kadirbilirlikle, bana, Fahri Doktorluk payesini tevdi edecek. Bütün bunları görmemi ve yaşamamı nasip ettiği için, Allah’ıma şükrediyorum. Bana lütfettikleri Fahri Doktorluk payesi ile hayatımı ve hizmetlerimi taçlandıran Kafkas Üniversitesi Rektörlüğü ve Senatosuna şükranlarımı arz ediyorum.Şimdi geriye doğru dönüp baktığımda, bir şiirden esinlenerek sizlerle şu duygularımı paylaşmak istiyorum:

Ben beni bir daha ele geçirsem,
Yani bu dünyaya bir daha gelsem,
Yaşardım yine böyle canhıraş bir uğraş içinde,
Yaşardım yine böyle yurduna ve insanına karşı sorumlu,
Ben beni bir daha ele geçirsem.

İnsanların çok başarılı olup, çok yüksek makam ve mevkilere gelebileceğini ve bunlardan haz duyup tatmin olabileceğini ifade eden Aytemiz, “Ama, toplumun takdirinin bir insana yaşattığı duygu bambaşkadır. Ancak toplumun takdiri bir insana ‘bu dünyaya bir daha gelsem yine böyle yaşardım’ dedirtebilir” şeklinde konuştu.

Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abamüslüm Güven ise, günümüzde ekonomide, sosyal ve siyasal alanlarda hızlı değişimler yaşandığına dikkat çekerek, bu değişimlerin çok önemli sonuçları olduğunu söyledi. Türkiye’nin Kafkaslara ve Orta Asya’ya açılan bilim penceresi olan Kafkas Üniversitesi’nin, gerek eğitim-öğretim kalitesi, gerekse ulusal ve uluslararası düzeyde yaptığı çalışmalarla Türkiye’deki üniversiteler içerisinde önemli bir yerde olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Güven, şöyle devam etti:

“Yüksek öğrenimin gerektirdiği çağdaş alt yapı ve teknik donanımlara sahiptir ve gelişmesini hızlı bir şekilde sürdürmektedir. Ancak, bölgenin gelişmişlik düzeyinin düşük olması üniversitemizden beklentileri ve üniversitemizin sorumluluklarını artırmaktadır.

Tarih boyunca pek çok devletin egemen olduğu ilimiz Cumhuriyet sonrası birçok yatırım yapılmış olmasına rağmen saklı bir kent olmaktan kurtulamamış, 1992 yılında üniversitemizin kurulmasıyla kentin kaderi değişmiş ve üniversitemiz büyük bir umut olmuştur. Yaklaşık 13 bin 500 öğrencisi, 505 akademik, 550 idari personeli ile ve yıllık 80 milyon tutarındaki bütçesiyle orta büyüklükteki üniversitelerden birisidir.”

Kafkas Üniversitesi’nin kurulduğu günden bugüne kadar sadece iki Devlet Başkanına fahri doktora diploması verdiğini anımsatan Prof. Dr. Güven, bu diplomaların ilkinin 8 Eylül 2000 tarihinde Azerbaycan Devlet Başkanı Haydar Aliyev’e, ikincisinin de 9 Mayıs 2003 tarihinde KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’a verildiğini söyledi. Üniversite olarak, üçüncü fahri doktora unvanını da, eğitimde kalite ve fırsat eşitliği için önemli sorumluluklar yüklenen ve eğitimin geleceğin kilidini açacak yegane anahtar olarak düşündüğüne inandıkları, iyi bir işletmeci, başarılı bir işadamı olan İsmail Aytemiz’e vermekten büyük bir gurur duyduklarını ifade eden Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abamüslüm Güven, şunları söyledi:

“Toplumların büyümesinde ve gelişmesinde en büyük etki ve en önemli sonuç eğitime yapılan yatırımlardan alınmıştır. Ulu önder Atatürk’ün dediği gibi, ‘En feyizli vazifemiz eğitim ve öğretim işidir’. Eğitim ve öğretim işlerinde mutlaka muzaffer olmak lazımdır. Bir milletin hakiki kurtuluşu ancak bu sürede olur. Sayın Aytemiz eğitimin önemine gönülden inanmış ve eğitime çok önemli eserler kazandırmıştır. Yıllardır memleketi olan Kars’a gelerek ihtiyaç sahibi aileleri düzenli olarak ziyaret etmekte, Kars’ın sorunlarına kalıcı çözümler bulmaya çalışmaktadır. Sayın Aytemiz için eğitim öncelikli konulardandır. Başarılı gençlere sahip çıkması ve geleceğin gençlerin elinde olması bizi umutlandırmıştır. Toplumda sanat ve eğitim biliminin gerçekleştirilmesi, çocuklarımız ve gençlerimizin spor ve sanatla ilgilenmesini isteyen bunun için çalışmalarda bulunan sanat sever bir kişiliktir. Doğduğu ilin sorunlarını da çözümlerini de çok iyi bilen Sayın Aytemiz, sağlık sorunlarıyla da ilgilenmiş ve bu anlamda da üzerine düşen görevleri yapmıştır. Hepimizin bildiği gibi Sayın Aytemiz, geçmişine saygı duyarak bu gününü değerlendiren ve geleceğe dair toplumsal sorumluluklar taşıyan başarılı bir işletmeci, saygıdeğer bir iş adamıdır. Bugün ‘Aytemiz’ adı bir marka olabilmişse ve bu insana ülkemizin bir başından bir başına kadar saygı duyuluyor, güven duyuluyorsa burada bir emek, disiplinli bir çalışma, sorumluluk, kocaman bir yürek ve Sayın Aytemiz’in işletmecilik anlayışı vardır. Kendisine yaşadığımız şehir ve ülkemize yaptığı katkılardan dolayı şahsım ve kendim adıma şükranlarımı sunuyorum. Sayın Aytemiz bundan böyle üniversitemizin de bir üyesidir. Kendilerine fahri doktora diploması vermekten büyük bir onur duyduğumu belirtmek istiyorum.”

Konuşmaların ardından İsmail Aytemiz’e fahri doktora ödülü ve diploması Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abamüslüm Güven tarafından verildi. Dakikalarca ayakta alkışlanan İsmail Aytemiz, daha sonra gelen tebrikleri kabul etti.